Mikrosatelitler genetik anlamda nötral ve eş-baskındır (codominant). Genetikte bunlar akrabalık ve topluluk araştırmaları için moleküler
belirteç (marker) olarak kullanılır. Ayrıca gen duplikasyonu (ikilemesi) ve delesyonlarının (eksilmelerinin) araştırılmasında
kullanılırlar.
Mikrosatelitlerin yaygın bir örneği (CA)n tekrarıdır, burada n, aleller arasında farklılık gösterir. Bu belirteçler
genelde hem bir canlı türündeki farklı bireyler arasında, hem de farklı türler
arasında yüksek derecede polimorfizm (çok biçimlilik) gösterir, özellikle
bitişik tekrarların sayısı 10'un üstünde olursa. Tekrar eden dizi genelde
basittir, iki, üç veya dört nükleotitten oluşur (bunlara, sırasıyla, di-, tri-, ve tetranükleotit
tekrarları denir)
ve bunlar 10 - 100 kere terar edilebilirler. CA nükleotit tekrarları insan ve
diğer canlıların genomlarında oldukça sık görülür ve birkaç bin baz çiftinde bir bulunurlar. Belli bir mikrosatelit lokusunda (genetik konumunda) pek çok alel olduğu
için, pedigrelerin genotipleri genelde tamamen ayırt
edilebilir, yani belli bir alelin hangi ebeveynden geldiğini tespit etmek
mümkündür. Bu yüzden, babalık tespiti, popülasyon
genetiği araştırmaları
ve rekombinasyon
haritalaması için
mikrosatelitler idealdir. Ayrıca, bunlar hangi alellerin evrimsel olarak
birbiriyle yakın ilişkili olduğu hakkında ipucu verebilen bir moleküler
belirteçtir.
Mikrosatelitlerin çeşitliliğinin nedeni, DNA'nın diğer nötür
bölgelerine kıyasla daha yüksek bir mutasyon oranına sahip olmalarıdır. Bu yüksek
mutasyon oranının başlıca açıklaması, DNA
ikileşmesi sırasında
bir DNA ipliğinin kayıp öbürüyle yanlış baz eşleşmesi yapmasıdır (kaymış iplikle eşleşme hatası,
İng. slipped
strand mispairing). Mayoz sırasında rekombinasyon yoluyla da bu mutasyonlar meydana
gelebilir. Kaymaktan
kaynaklanan hatalar biyoloji
prova okuma ile
düzeltilebilir ama bazı hatalar tamir sürecini atlatabilirler. Tekrarlayan
birimin büyüklüğü, tekrarların sayısı ve varyant tekrarların varlığı, ayrıca
DNA tekrarlarının olduğu bölgedeki transkripsiyonun sıklığı, hata oluşma oranını etkiler.
Mikrosatelitlerin bir insersiyon sonucu aralanması polimorfizmin azalmasına
yol açabilir.
Mikrosatelitlerin
amplifikasyonu
Mikrosatelitler polimeraz zincir tepkimesi (PCR) ile
çoğaltılarak teşhis edilebilir, bunun için iki yanındaki eşsiz (unique) diziler primer olarak olarak kullanılır. Bu yöntemle çok ufak miktarda
DNA üssel şekilde çoğaltılarak sonunda jel
elektroforezi ile görülebilecek kadar çok miktarda elde edilebilir. PCR
teknolojisinin yaygınlaşması sayesinde bu yöntemi uygulamak kolaydır ama belli
bir mikrosatelit bölgesini çoğaltmak için gerekli primerler bilinmiyorsa
bunların tasarlanması zahmetli ve masraflı bir işlemdir.
Mikrosatelit primerlerinin tasarımı
Genomun belli bir bölgesine
(örneğin bir genin eksonuna)
ait mikrosatelit belirteçleri (markerleri) için kullanılacak primerler elle
tasarlanabilir. Bunun için önce genomik DNA'da mikrosatelitler aranır, bu işlem
gözle veya otomatik araçlar ile (repeat masker gibi) yapılabilir. Tekrarlı bölge içinde
rastgele insersiyonlar içerenler faydalı değildir. Faydalı olabilecek
mikrosatelitler belirlendikten sonra bunların böğüründeki (iki yanındaki)
diziler, PCR yoluyla bu mikrosatelitin çoğaltılması için kullanılabilecek oligonükleotit primerlerin tasarlanmasında kullanılır.
Bir diğer yol, rastgele mikrosatelit primerleri bulmaktır. Bunun
için söz konusu türe ait rastgele DNA parçaları uygun bir plazmid veya bakteriyofaj vektör içineklonlanır, ve Escherichia coli bakterisi içine yerleştirilir. Koloniler
büyütülür ve mikrosatelit tekrar dizisine spesifik şekilde hibridize olacak, fluoresan işaretli oligonükleotitler kullanılarak
taranır. Eğer klonlanmış DNA parçasından bu mikrosatelit varsa onu taşıyan
koloniler fluoresan görünürler. Bu yolla pozitif klonlar elde edilebilirse
klonlanmış DNA dizilenir ve mikrosatelit bölgesinin böğüründeki
dizilerden PCR primerleri seçilir. Bu yöntem epeyce deneme yanılma gerektirir çünkü, birincisi, mikrosatelit
tipinin doğru tahmini gerekir ve ikincisi, bulunan mikrosatelit bölge işe yarar
derecede polimorfizm göstermiyebilir.] Mikrosatelit
lokusları genomda yaygın şekilde bulunurlar ve PCR ile çoğaltılabilecek uygun
bir substratın varlığı onların tespiti için yeterlidir. Bu
yüzden, eski numunelerde bulunan yarı bozunmuş DNA'daki mikrosatelit alelleri
dahi PCR sayesinde teşhis edilebilirler.
Daha yeni tekniklerde, mikrosatelit tekrarlarına komplemanter oligonükleotitler kullanılarak özütlenen
DNA "zenginleştirilir". Oligonükleotit prob, mikrosatelitin tekrar dizisi ile hibridize olur ve sonra bu prob/mikrosatelit
kompleksi çözeltiden çıkarılır. Zenginleştirilmiş DNA sonra normal yolla
klonlanır ama başarı oranı çok daha yüksektir ve kullanılacak bölge için PCR
primer tasarımı için gereken zaman önemli derecede azaltılabilir. Ancak,
kullanılacak probun seçimi gene de deneme yanılmaya dayanır.
Kaynak: https://tr.wikipedia.org/wiki/Mikrosatelit
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Lütfen Yorumlarınızı Yazınız...
Admin