Hayvansal kaynaklı protein
tüketiminin arttırılması ucuz üretim ile mümkündür. Kanatlı etleri ise bu
bakımdan ucuza mal edilebilen hayvansal bir protein kaynağıdır. Su kaynakları
bakımından kendine yeterli olan ülkemiz, kaz yetiştiriciliğine son derece
elverişlidir. Ülkemizde yapılan kaz yetiştiriciliği de en çok Kars, Erzurum,
Ağrı ve Van illerinde yani Doğu Anadolu bölgesinde yapılmaktadır. Yapılan kaz
yetiştiriciliği tamamen köy
koşullarında olup sadece ailenin kendi et
ihtiyacının bir kısmını karşılamaya yönelik olmaktadır. Bu yüzden kaz eti
satarak bundan para kazanan üreticiye rastlamak pek mümkün değildir. Farklı bir
yetiştiricilik kolu olarak kaz yetiştiriciliği ülkemizde çok fazla bilinmemekle
birlikte Dünya da pek çok ülkede önemli bir yer tutmaktadır.
Kazcılık dünyada ve
ülkemizde kanatlı hayvan yetiştiriciliği içerisinde son sıralarda yer almaktadır.
Bunun başlıca nedeni, kazların üreme yeteneklerinin diğer kanatlılara göre geri
olmasıdır. Kaz eti yüksek besleyici değeri yanında
düşük yağ ve kolesterol içeriği bakımından sağlıklı bir et türü olup, çeşitli
yemekleri yapılabilmektedir. Kaz ciğeri ülkemiz için henüz önemli olmasa da
dünyada sevilerek tüketilen ve lüks lokantalarda kıymetli bir yemek olarak
yerini almaktadır. Örneğin Avrupa ülkelerinden Fransa'da kaz ciğerinin önemi
büyük olup, Polonya, Macaristan, İsrail ve Rusya gibi ülkelerden kaz ciğeri
ithal etmektedir. Bunun dışında kaz yağı özellikle Kars ve çevresinde köy
halkının kışlık yemeklik yağ ihtiyacını karşılamaktadır.
Dünyada bugün
başlıca kaz yetiştiriciliği yapılan ülkeler; İngiltere, Kanada, ABD, Çin,
Polonya, Çekoslovakya, Fransa, Bulgaristan ve Rusya’dır. Bu ülkelerin çoğunda
kazlar, karaciğeri ve tüyleri için üretilmektedir.
Özellikleri
“Kazlar iyi otlatılabilen
hayvanlardır.”
Bu
sayede yem giderlerinden %30 tasarruf sağlanabilmektedir. Diğer taraftan kazlar
çimleri en kısa kesen hayvanlardır ve hemen hemen tüm hayatlarını çayırlar
üzerinde geçirebilirler. Su kanatlıları sınıfına girseler de, su olmayan
yerlerde de yaşamlarını sürdürebilmektedirler. Kazlar, birinci haftadan
itibaren çayırlarda otlayabilirler. Ancak kuru otların olduğu alanları sevmezler.
Çayırların kalitesine ve kazların büyüklüklerine bağlı olarak, bir dönüm çayır
20-40 kaz için yeterli gelmektedir.
“Kazlar yabancı ot mücadelesinde
kullanılabilmektedir.”
Kazların belki
de diğer hayvanlardan en ayırt edici ve ilgi çekici yanı bitki tarımında
yabancı otla mücadelede kullanılabilmeleridir. Kazlar, genç yabani otları
tanıyarak, esas bitkilere zarar vermeden yerler. Böylece kazlar tarımsal ilaç
kullanmadan endüstriyel bitkilerin yabancı ot mücadelesinde tarlalarda
kullanılabilirler. Bu arada toprağa biraz dane yem serpilmesi hayvanların
performansını artırır.
“Kazlar hastalıklara ve çevre şartlarına, tavuk ve hindilerden
daha dayanıklıdırlar.”
Kazlar uygun
bir şekilde barındırıldıklarında nadiren hastalanırlar. Tavuk ve hindilerde
sorun olan birçok hastalık kazlarda görülmez. Tavuklarda %5-10 arası ölümler
normal karşılanırken, kazların ölüm oranları %1-7 arasında olduğu
bildirilmektedir. Görülüyor ki kazlar çok dayanıklı hayvanlardır. Kazlarda
yapılan ıslah çalışmaları henüz tavukçulukta ıslahın sınırlarını zorlayacak
kadar olmadığından birçok hastalığa dayanıklı olmaları doğaldır. Burada önemli
bir husus şudur; kazlarda ıslah çalışması yapılırken hastalıklara dayanıklılık
özelliklerini kaybetmemelerine özen gösterilmelidir.
“Kazlar üretim giderleri yönünden diğer kanatlılara göre daha
ekonomiktirler.”
Yetiştirilmeleri
ve bakımları diğer kanatlılara göre kolay ve masrafsızdır. Çok basit
barınaklarda hatta zorunlu hallerde diğer hayvanların barınaklarının bir
köşesinde kolaylıkla barınabilmektedirler. Hastalıklara dayanıklı oluşları
sayesinde ilaç masrafları ve ölüm oranın düşüktür. Civciv dönemlerinde biraz
titizlik gösterildikten sonra bakımları kolay olup, hayatlarını sorunsuz olarak
devam ettirebilmektedirler. Kazların bakım ve yönetimleri ise diğer kanatlı
hayvanlardan daha zor değildir.
Barınaklar
“Kazlar genelde açık
alanda yetiştirilirler.”
Aşırı derecede
soğuk ve fırtınalı havaların dışında yetişkin (6-8 haftalık) kazlar barınağa
pek girmezler. Soğuk bölgelerde tavuk kümesleri, açık sundurmalar veya
ambarlar, kazlar için barınak olarak kullanılabilir. Kaz kümeslerinin tabanına
altlık olarak; saman, talaş, yonga veya kuru ot serilebilir. Bu altlık sık sık
karıştırılır ve ıslak ve aşırı kirli olan kısımları atılır. Altlığın küflenmemesine
dikkat edilir. Ayrıca kazların barındıkları yerler kedi, köpek ve farelerden
korunmuş olmalıdır. Kazlar, kafes veya kutulara, avluda fıçılara yuva yaparlar.
Bir yuvada 3 dişi barınabilir. Dişilerin kendi yuvalarını seçmelerine izin
verilmelidir. Kazlar genellikle 6-8 hafta olduktan sonra kümeslere ihtiyaç
duymazlarsa da şiddetli soğuklarda ıslak kalırlarsa zarar görebilirler.
Isı
Kapalı
barınakların ısıtılması için gaz, mazot veya elektrikle çalışan ısıtıcılar
kullanılabilir. Kaz civcivleri tavuk civcivlerine nazaran daha uzun ve
iridirler. 250 watt gücündeki bir ampul küçük bir sürünün ısıtılmasında diğer
tip ısıtıcılara göre daha ekonomik, güvenli ve pratik olmaktadır.
Altlık
Barınakların
tabanı 7.5-10 cm
kalınlığında bir altlıkla kaplanmalıdır. Altlık tabanı sıcak tutar ve nemi
absorbe eder. Altlık materyali olarak talaş, ağaç kıymıkları, kağıt
kırpıntıları, ince kıyılmış saman ve benzeri maddeler kullanılabilir
Folluk
Yumurtlayan
kazlar özel bir yer ihtiyacı duymamalarına rağmen, yapılacak folluklarla
yumurtalarını folluklara bırakmaları teşvik edilebilir. Kaz barınaklarında inşa
edilecek follukların alanı 60X60 cm ya da 50X50 cm ve yüksekliği 45 cm
ebatlarında hazırlanmalıdır.
Yemlik, suluk
Yemlikler yem dökülmesini
önleyecek, suluklar da kazların içine giremeyecekleri ve suyu dökemeyecekleri
şekilde tasarlanırlar. Bir otomatik suluğa başlangıçta 100-200, bir yemliğe de
125 adet palaz hesaplanır. Bu rakam çevre sıcaklığına ve hayvanların
büyüklüklerine bağlı olarak değişir . Palazların büyümesiyle birlikte
sulukların sayısı artırılır.
Kaz yumurtalarının kuluçkası
Kuluçka makinelerinde
üretim yaygın değildir. Tavuk yumurtalarına göre kaz yumurtalarının daha uzun
bir kuluçka süresine ihtiyaçları vardır. Kuluçka süresi ortalama 30 gündür. Düzgün,
temiz, biçimli yumurtalar kuluçka makinesine yerleştirilmeden önce fumige
edilir ve kuluçka makinesine yerleştirilir. Doğal kuluçka ile üretimde dişi
kazlar kuluçkaya yatırılarak yapılır. Her anaç 10-12 yumurtaya yatırılır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Lütfen Yorumlarınızı Yazınız...
Admin