-
1= Varroa arı zararlısıdır, yani arı akarı. Halk arasında arı biti olarak bilinir.Çiftleşmeden hemen sonra erkek ölür Dişiler ise beslenmeyi sürdürerek arıların gözden çıkması ile birlikte gözü terk ederler. Kapalı gözlerden arıların üzerine çıkan varroalar 4 gün arıların üzerinde kaldıktan sonra yeniden kapanmak üzere olan yavru gözlerine girerek üremelerini sürdür. (Arıyla varroanın ortak özelliği bana göre iki canlınında dişisi erkegini üzerinde taşıması. Bir başka özellik gene çiftleştiklerinde erkeklerin ölmesi)
2= Varroanın kolonilerde üremesi ilkbahar kuluçka faaliyetiyle birlikte başlarSonbaharda bu faaliyetin sona ermesine kadar sürer Kışı yalnızca ergin dişiler geçirir Varroanın üreme ve gelişmesi kapalı yavru gözlerinde gerçekleşir. Ergin dişiler yavru gözlerinin kapanmasından hemen önce bu gözlere girerek iki gün sonra yumurta bırakmaya başlarlar.
İlk 24 saatte yumurtalardan 6 bacaklı larvalar çıkar ve tüm gelişim erkeklerde 6-7 günde, dişilerde ise 8-10 günde tamamlanmaktadır Gelişimini tamamlayan varroalar kapalı yavru gözü içinde çiftleşirler.
3=Varroanın dişisi oval görünümde ve koyu kahve renktedir Vücut uzunluğu 1 1-1 3 mm, eni ise 1 5-1 7 mm arasında değişmektedir Vücudun alt kenarı 4 çift bacak ile çevrilidir Ağız yapısı sokucu ve emicidirGerek ergin gerekse larva ve pupa döneminde arının kanını emerek beslenir Bu nedenle arıya her dönemde zarar verir.Erkek varroa, sarı-gri renkte yuvarlak görünümlü, dişi varroaya oranla daha yumuşak bir kitin ile kaplıdır Erkek varroalar dişi ile çiftleşme sonrası öldüklerinden yetişkin arı üzerinde görülmezler4= Varroa dünyada ilk defa 1904 yılında hint arılarında görülmüş.
- 5=1970 yıllarda dünyaya yayılmış, ülkemizde ise 1978 yılında İzmir civarında görülmüş, yurdumuza girişi ise 1976 yılı olduğu tahmin ediliyor. Varroa ilk agır darbeyi, 1980 yılında binlerce koloni sönmesiyle kendisini göstermiş. Varroanın girişi ve tam fark edilişi aşamasında 600 bin koloni söndürdüğü kayıtlarda mevcut.
6=Varroa, larva, pupa ve erginlerin hemolenfleri ile beslendiğinden, yavru arılar iyi gelişemez, erginler ise güçsüzdür ve uçamazlar
Arı ailesindeki erkek arı sayısı belirgin bir şekilde düşer Erkek arıların çiftleşme yeteneği azalır Erkek arılarda kanatsız doğarlar.
Ana ve işçi arıların ömürleri kısalır İşçi arılar normalden küçük olur özellikle pupa döneminde önemli ölçüde canlı ağırlık kaybı olur
Gözden çıkan genç arılarda kanatsızlık, tek veya kısa kanatlılık, eksik bacak, kısa ve tıfıl işçi arılar.
Koloniler bir türlü istenilen güce ulaşamaz. Kolonide varroa sayısı arttıkça sakat doğumlarda artar.
7= Varroa mücadelesi kendi arasında birkaç guruba ayrılabilir.
a=Kimyasal varroa mücadelesi.
b=Organik asitlerle mücadele.
c=Esansiyel yağlar ve kokulu bitkilerle mücadele.
d= Erkek çıtasıyla mücadele.
e=Biyolojik mücadele gibi.
Yukarda ki tüm mücadele yöntemlerinde başarılı olabilmek için sistemli bir çalışma gerekli.
Arıcının kafasına göre mantık yürüterek yapacağı varroa mücadelesi genelde sonuca ulaşmayacak. Kesinlikle doğru zamanda bir takvime uyarak varroa mücadelesi yapılmalı.
Kaynak:https://www.instagram.com/bitkikorumaa/
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Lütfen Yorumlarınızı Yazınız...
Admin