Zoonoz (hayvandan insana geçen) nitelikli ve ihbarı mecburi bir
hastalıktır.
Bulasma yolları; Hastalığa yakalanan hayvanlar ölümden bir-iki
gün önce, süt, dıskı ve idrarlarıyla etkeni çıkarırlar. İyilesen hayvanlar
ise, bir süre daha süt ve idrarlarıyla etkeni etrafa saçarlar.
Antrakstan ölmüs hayvana kesinlikle otopsi yapılmamalıdır.
10 Eylül 2018 Pazartesi
28 Mayıs 2016 Cumartesi
Brahman Sığırı
Hindistan kökenli olan Brahman sığırı "Bos indicus" türünden gelmiştir. Olağan üstü yaşam kabiliyetine sahiptir.
Az beslenmede, hastalıkta, zor hava şartlarında ve bakımsızlığa çok dayanıklıdır. Bu özelliklerinden dolayı yerli halk bu sığır ırkına " Hindistan'ın kutsal ineği " derler. En belirgin özelliği boyun'un üzerindeki hörgücüdür.
Gri, kırmızı ve siyah'a yakında renklerde olurlar. Çoğunluk gri'dir. Erkekler 1-2 ton daha koyu renktedirler. Köklü ve gelişmiş boynuzlara sahiptir.
12 Ocak 2013 Cumartesi
BUZAĞILARIN BAKIM VE BESLENMESİ
Buzağıların bakım ve beslenmesi öncelikle gebe ineklerin bakım ve
beslenmesi ile başlar. Buzağı ana karnındaki gelişiminin üçte ikisini gebeliğin son iki
ayında tamamlar. Bu nedenle gebe ineklerin bu dönemdeki bakım ve beslenmeleri
çok önemlidir.
Doğuma 2 ay kala, süt veren inekler kuruya çıkarılmalıdır. Çünkü bu dönemde
inek fötüsün (ana karnındaki yavru) gelişimi ile doğum sonrası laktasyon dönemi için
gerekli enerji, kalsiyum ve fosforu depolar. Gebe hayvanların beslenmesinde
kalsiyum, fosfor ve diğer mineral madde ihtiyaçları yanında vitamin A ve D ihtiyacı
da eksiksiz karşılanmalıdır. Ancak çok yakın gebe ineklere tuz ve sodyum
verilmesinin meme ödemlerini artırdığı bildirilmektedir. Gebe ve kurudaki ineklerin
rasyonlarında enerji, protein, mineral madde
25 Aralık 2012 Salı
Güney Anadolu Kırmızısı (Kilis)
Kilis merkez olmak üzere,
İçel’den Şanlıurfa’ya kadar olan Güney Anadolu Bölgesi
Verim Yönü :
Kombine, süt ve et
14 Şubat 2012 Salı
Hindi Yetiştiriciliği Hindi Irkları Ve Beslenmeleri
Hindi Yetiştiriciliği Hindi Irkları Ve Beslenmeleri
Dünya nüfusundaki hızlı artış, beslenme sorununun önemini ortaya
koymaktadır. Bu durum yeni kaynaklar aramaya ve alternatif besin
maddelerine yönelik araştırma yapmaya ihtiyaç duyulur hale getirmektedir.
Ülkemizde hayvansal protein kaynaklarımıza alternatif olabilecek ve endüstri
haline gelmiş olan kanatlı yetiştiriciliği içinde tavuk ve özellikle hindi
yetiştiriciliği protein açığımızın kapatılmasında önem kazanmıştır.
Günümüzde insanların hayvansal kaynaklı gıdalarla
beslenmesinde, kolesterolün damar tıkanıklıklarına ve çeşitli dolaşım
bozukluklarına neden olması bakımından kırmızı et yerine beyaz et tercih edilir
duruma gelmiştir. Hindilerin tavuklara göre daha dayanıklı, uzun ömürlü, karkas
randımanı ve beslenme değerlerinin yüksek olması, yılbaşı tüketimi, etinin sucuk
ve salam gibi ürünlerde dana etine karıştırılarak kullanımı hindi
yetiştiriciliğini daha cazip hale getirmektedir.
Ülkemizde son yıllarda,
mer’a yönlü gezginci ırk olan Bronz veya siyah hindi üretiminden, broiler tipi
kapalı alanda büyütülen, beyaz Kaliforniya ırkı hindi eti üretimine geçiş
başlamıştır. Hindi yetiştiriciliği özel sektörün ilgisini çekmiş ve entansif
şartlarda üretimler sürdürülmektedir.
Ülkemizde 2006 yılı itibarıyla, 950 bin
tona ulaşan tavuk eti üretimimize karşılık hindi eti üretimimiz ancak 46 bin ton
civarındadır. 2007 yılında üretim miktarı 33 bin tona düşmüştür.
Gelişmiş
ülkelerde kişi başına hindi eti tüketimi 8-10 kg larda seyrederken, ülkemizde
ancak 0,5-0,6 kg seviyesindedir. Değerli bir besin kaynağı olan hindi eti
üretiminin, dolayısı ile tüketiminin arttırılması Bakanlığımızın hedefleri
arasındadır.
Ülkemizde kişi başına tüketilen hindi eti miktarları yıllara
göre aşağıda verilmiştir. (Tablo 1).
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)